Madde Kullanım Belirtileri
Madde kullanım belirtileri nelerdir? Bireyler neden madde kullanır? Madde kullanım tedavi edilebilir mi? Dikkat edilmesi gereken maddeler nedir? Nasıl önlem alınması gerekir? Öncelikle anne ve babaların ebeveyn olarak madde kullanım belirtileri hakkında bilgilenmeleri gereken son derece önemli bir konu olduğunu belirtmek isterim. Çünkü genellikle bilinçsiz anne ve babaların bu durumu fark etmesi ne yazık ki çocukları maddeye eğilim gösterdikleri anda değil madde kullanım belirtileri verdiği anda oluyor. Bu da başlamadan durdurmak yerine kurtarmaya çalışmak ile sonuçlanıyor.
Madde kullanım belirtileri genellikle hep aynı olarak gözlemlenmiştir. Bu durumu kontrol altına almak ve bilinçlenmek adına yazımızı okumaya devam ederek olası durumların erken tespitini yaparak önlem alabilirsiniz. Madde kullanmaya başlanması genellikle ergenlik dönemindeki çocuklarda görülmektedir. Bunlar duygusal boşlukta oldukları için arayışta olmalarından veya yanlış arkadaş seçimlerinden, çevresel faktörlere kadar kaynaklanıyor olabilir.
Ergenlikte büyüme ve gelişmeye devam eden çocuklar arasında güç gösterisi başlar. Bunlara örnek olarak uçucu maddelerin yanı sıra sigara ve alkol kullanmak da ben büyüdüm imajını yakalamaya çalışırlar. Bu onlar için zararlı olsa da bilinçlendirilmeyen pek çok çocuk 18 yaşından önce sigara ve alkol kullanmaya eğilim gösterirler. İşleri abartarak madde kullanımı da oldukça yaygınlaşmaktadır. Sadece güç gösterisi olarak değil bu yaşlarda öğrenmeye açık olan çocukların merakları da oldukça fazladır. Merak ettikleri için arkadaş lafı ile bir kereden bir şey olmaz denemiş görmüş olurum beğenmezsem bırakırım düşüncesi ile çeşitli maddelerin bağımlılığına sürüklenirler.
Madde kullanım belirtileri madde halinde şu şekilde sıralanmıştır;
- Hızlı şekilde gerçekleşen fazla kilo kaybı, gözlerde oluşan kızarıklıklar, yemek yemede isteksizlik, bulantı ve kusma gibi fiziksel belirtilerin görülmesi.
- Aile ilişkilerinden uzaklaşması, araya mesafe koyarak iletişimini azaltması ve sürekli yalnız kalmak istemesi.
- Derslerine karşı ilgisi ve başarısının kırılarak düşmesi, okulda devamsızlık sayısının artışı.
- Arkadaş çevresinde ani bir değişiklik yaparak yeni arkadaş çevresi ile normalden fazla görüşüyor olması.
- Sürekli evde tek başına kalmak istemesi, gittiği yerleri söylemekten kaçınması veya gittiği yer hakkında bilgi vermemesi.
- Bazı zamanlar kriz halinde ” anormal” yemek yemesi, bazen çok fazla uyuması veya uykusuzluk çekmesi.
- Çok fazla karamsar duygu ve düşünceler ile geleceğe dair umutsuz olması.
- Duygu durumunda ani değişimlerin olması; bazen çok neşeli bazen ise depresif, huysuz, öfkeli olması. Ergenlik çağında her çocukta duygu durum değişikliği gözlemlenir ancak anormal derecede olduğunda bir sorun ifade ediyor olabilir.
- İstediği ve harcadığı para miktarında artış olması. Sürekli okuldan para istenildiğini söyleyerek para almaya çalışması.
- Arkadaş ilişkilerinde ve sosyal uyumunda sorunlar ortaya çıkması. Pek iyi tanımadığınız arkadaşları harici kimse ile anlaşamadığını söylemesi.
- Kıyafetlerine, saçına, etrafın dağınıklığına ve kişisel bakımına verdiği özenin azalması.
Madde Kullanan Çocuğa Nasıl Davranılmalı?
Çocuğunun madde kullandığını öğrenen aileler toplum baskısı ve çevredekiler ne der düşüncesi ile olayın üzerini kapatmaya çalışırlar. Bu oldukça büyük bir hatadır. Aile arasında çözülebilecek bir durum olmadığı için çoğu çocuk kurtulamaz ve ileri yaşlarında hala kullanıyor olurlar. Çocuğunuzda bu durumu fark ettiğinizde onunla sakince konuşarak iletişim kurmanız gerekmektedir. Kavga, tartışma ve bağırış kesinlikle işe yaramayacaktır. Gösterdiğiniz sert tepkiler ve gergin tutumunuz onun korkmasına ve daha çok o maddeye, çevreye tutunmasını sağlar. Ancak göstereceğiniz tatlı dil, anlayış ve vereceğiniz güven ile çocuğunuzun kendini sizlere açmasına imkan tanır.
Ayrıca bilmeniz gereken şu ki yukarıda belirtilen her bilgi madde çocuğunuzun madde kullandığı anlamına gelmez. Ergenlik döneminde olan çocuklarda ruh hali değişimi, öfke problemi, anlaşmazlık, yalnız olmak istemek ve içe kapanıklık gibi kavramlar görülebilir. Bunun sebebi olarak ders notları, arkadaşlar arasında dışlanmak, istediklerine ulaşamamak, sevgi ihtiyacı, kendini tanıma dönemindeki şaşkınlıklar, depresyon vb. gibi durumlara örnek verebiliriz. Bu sebepten dolayı çocuğunuzda rastladığınız her davranışta madde kullanım belirtileri var diye düşünerek onu suçlar, azarlar ve sıkıştırırsanız kendinizden uzaklaştırmış ve kaçması için sebep yaratmış olursunuz. Bu tutumları sergilemekten kaçının.
Madde Bağımlılığı Nasıl Tedavi Edilir?
Tedavilerin ağrı kesici almak gibi kısa süren bir şey olmadığını bilmenizi isterim. Kademe kademe ilerleyerek sonuca ulaşılabilir. Bu süreçte tedavi olan bireye motivasyon vermek ve yapıcı olmak son derece önemlidir. Hem siz ebeveynler hem de madde kullanım belirtileri veren birey sabırlı ve istikrarlı olmalıdır. İlk aşama olarak 1 hafta kadar sürecek zaman diliminde vücudun arınması sağlanır.
İkinci aşama olarak tedavi gören bireyler bilinçlendirilir. Olaylar için farkındalık başlar ve durumun nasıl olduğu ve neler yapılabileceği hakkında bilgilendirme ve bilinçlendirme programına alınır. Bu süreçte eğitim, bireysel ve grup psikoterapiler sağlanır. Tedavide dikkat edilmesi gereken şey hastaların belirtilen süreci devam ettirmeleri ve yarıda bırakmamalarıdır. Madde kullanımının bir daha olmaması için günde 1 defa cilt altına ilaç enjekte edilir. Bu aşamaya kadar gelmiş olan bireylerden olumlu sonuçlar almak çok daha kolaydır.
Tedavide Sürecinde Psikolojik Desteğin Önemi
İlaç tedavisi tek başına yeterli bir süreç değildir. Hem ruhsal hem fiziksel ve zihinsel yıpranan bireylerin kesinlikle psikolojik yardıma ihtiyacı vardır. Bu yüzden ilaç tedavisi ile birlikte uzman bir psikologdan yardım alınarak süreci ilerletmek gerekir. Bu sayede daha verimli, hızlı ve kesin sonuca ulaşmak çok daha olumlu ve kolay olacaktır. İlaç desteği vücudu maddelerden arındırır ancak tedavi sonrası bireylerde tekrardan başlama ve madde kullanım belirtileri görülmektedir. Psikolojik destek tam olarak burada devreye girmektedir. İlaç tedavisi ile başlayan destek tedavi sonrasında da bireyin maddelerden ve o çevreden uzak kalmasına yardımcı olarak kendine sıfırdan, düzenli ve makul bir yaşam sürdürmesini amaçlamaktadır.
Bireyin madde kullanırken kaybettiği günlük işlevselliklerin geri kazanılması gerekmektedir. Çünkü birey hem adaptasyon zorluğu hem de günlük yaşamında yoksun kaldığı duyular ve sorumluluklar ile başa çıkmakta zorluk çekecektir. Bireyin alabileceği aile, grup, bireysel, sanat terapileri ayrıca sosyal beceriler ve bağımsız yaşam programı ile yeni hayatına hazır şekilde ilerleyebilecek. Bu ise kalıcı ve sorunsuz bir şekilde ancak psikolojik destek ile çözümlenebilir. Aynı zamanda bireyin ilaç tedavisi istemediği durumlarda ise buna sıcak bakmasını sağlayarak tedaviye başlamasına karar vermesini sağlayabilmek için yine bir psikologdan yardım alabilirsiniz.